Genel

İngilizce Karşılaştırma Cümlesi 10 Tane – 20 Tane

İngilizce karşılaştırma cümleleri arayanlar için burada 10 tane ve 20 tane olacak şeklide farklı başlıklar altında örnekler verdik. Bu sayede ödev için yada yabancı dil öğrenirken, İngilizce 10 tane karşılaştırma cümlesi öğrenebilirsiniz. Aynı zamanda burada bulunan İngilizce 20 tane karşılaştırma cümlesi başlığından da örnekleri inceleyebilirsiniz.

İngilizce karşılaştırma cümlesi örneği arıyorsanız bu örnekler işinize yarayabilir. Bununla beraber, yabancı dil öğrenmek isteyenler bu karşılaştırma cümleleri ile İngilizce öğrenimini ilerletebilirler. Eğer daha fazla örneğe ihtiyacınız varsa yorum kutusunu kullanarak bizlere ulaşabilirsiniz.

İngilizce 10 Tane Karşılaştırma Cümlesi

İngilizce 10 tane karşılaştırma cümlesi ve Türkçe anlamları:

  • English: The car is faster than the bicycle.
    Türkçe: Araba, bisikletten daha hızlıdır.
  • English: Summer is hotter than winter.
    Türkçe: Yaz, kıştan daha sıcaktır.
  • English: The mountain is higher than the hill.
    Türkçe: Dağ, tepeden daha yüksektir.

English: This book is more interesting than that one.
Türkçe: Bu kitap, şu kitaptan daha ilginçtir.

English: She is taller than her sister.
Türkçe: O, kız kardeşinden daha uzundur.

English: My apartment is smaller than yours.
Türkçe: Benim dairem, seninkinden daha küçüktür.

English: Winter is colder than autumn.
Türkçe: Kış, sonbahardan daha soğuktur.

English: Learning a new language is harder than it seems.
Türkçe: Yeni bir dil öğrenmek, göründüğünden daha zordur.

English: The red dress is prettier than the blue one.
Türkçe: Kırmızı elbise, mavi olanından daha güzeldir.

English: Running is healthier than sitting all day.
Türkçe: Koşmak, bütün gün oturmaktan daha sağlıklıdır.

İngilizce 20 Tane Karşılaştırma Cümleleri ve Türkçe Anlamları

20 tane İngilizce karşılaştırma cümlesi ve Türkçe anlamları;

English: Speaking French is trickier than speaking Spanish.
Türkçe: Fransızca konuşmak, İspanyolca konuşmaktan daha zordur.

English: My laptop is lighter than yours.
Türkçe: Benim dizüstü bilgisayarım, seninkinden daha hafiftir.

English: The summer heat is more intense than the spring warmth.
Türkçe: Yaz sıcağı, ilkbahar sıcaklığından daha yoğundur.

English: The math exam was more challenging than the science exam.
Türkçe: Matematik sınavı, fen bilgisi sınavından daha zordu.

English: Biking is more eco-friendly than driving a car.
Türkçe: Bisiklet sürmek, arabayla gitmekten daha çevre dostudur.

English: The new album is more popular than the previous one.
Türkçe: Yeni albüm, öncekiden daha popülerdir.

English: Winter fashion is more layered than summer fashion.
Türkçe: Kış modası, yaz modasından daha katmanlıdır.

English: The novel is more captivating than the short story.
Türkçe: Roman, kısa hikayeden daha etkileyicidir.

English: Camping is less luxurious than staying in a hotel.
Türkçe: Kamp yapmak, otelde kalmaktan daha lüks değildir.

English: The morning commute is more hectic than the evening commute.
Türkçe: Sabah işe gitme, akşam işe gitmekten daha yoğundur.

English: The new smartphone is more expensive than the old one.
Türkçe: Yeni akıllı telefon, eski olanından daha pahalıdır.

English: Learning to play the guitar is easier than learning the piano.
Türkçe: Gitar çalmayı öğrenmek, piyano öğrenmekten daha kolaydır.

English: Her job is more demanding than his.
Türkçe: Onun işi, onunkinden daha zordur.

English: The movie was less exciting than the book.
Türkçe: Film, kitaptan daha az heyecan vericiydi.

English: Traveling by train is slower than traveling by plane.
Türkçe: Trenle seyahat, uçakla seyahatten daha yavaştır.

English: This assignment is more challenging than the previous one.
Türkçe: Bu ödev, öncekiden daha zorlayıcıdır.

English: The blue sky is clearer than the gray one.
Türkçe: Mavi gökyüzü, gri olandan daha berraktır.

English: Swimming is less tiring than running.
Türkçe: Yüzmek, koşmaktan daha az yorucudur.

English: The restaurant is busier on weekends than on weekdays.
Türkçe: Restoran, hafta sonları hafta içinden daha yoğundur.

English: The new software is more efficient than the old one.
Türkçe: Yeni yazılım, eski olandan daha verimlidir.

İngilizce ödeviniz için karşılaştırma cümlelerine ihtiyacınız varsa yukarıdan bu cümleleri öğrenerek kullanabilirsiniz. Karşılaştırma cümleleri iki şeyi karşılaştırmak üzere kurulan cümlelerdir. İngilizcedeki örnekleri ise yukarıdaki gibidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir